2 Nisan 2023 Otizm Farkındalık Günü Basın Bildirisi
Hüseyin Necdet GÜMÜŞ / KOÇDER Başkanı
2 Nisan, tüm dünyada otizm konusunda farkındalık yaratmak amacıyla, 2008 yılında Birleşmiş
Milletler tarafından “Dünya Otizm Farkındalık Günü” olarak ilan edilmiştir. 2 Nisan’da başlayan
“Otizm Farkındalık Ayı” çerçevesinde tüm dünyada otizmle ilgili araştırmaların teşvik edilmesi ve
bilinirliğin artırılarak erken teşhis ve tedavinin yaygınlaştırılması hedeflenmektedir.
Otizmin sebebi hâlâ tam olarak bilinmese de yapılan araştırmalar bu durumun genetik ve
çevresel faktörlerin etkisiyle olabileceğini göstermektedir. Günümüzde otizmi tamamen iyileştirdiği
bilinen bir tedavi yoktur. Bu nedenle yoğunlaştırılmış ve hayat boyu süren bir eğitim, otizmli bireyler
için hayati derecede önemlidir. Özel eğitim temelli bir tedavi ile otizmli çocuklar kendine yetebilen ve
toplumla uyumlu bireyler olabilmektedir. Ne yazık ki ülkemiz, tüm iyi niyetli çabalara rağmen, bu
konuda gereken düzeye erişebilmiş değildir. Ailelerimiz çocuklarının eğitimde birçok sorunla
karşılaşmaktadır. Kaynaştırma eğitimi alan çocuklarımız, iyi örneklerin yanı sıra, birçok okulda
istenmeyen çocuk ilan edilmekte ya da sınıfın bir köşesinde kendi hâline bırakılmaktadır. Bunun yanı
sıra otizmli çocuklarımıza eğitim veren örgün eğitim kurumlarında, hâlâ özel eğitim öğretmeni sıkıntısı
olup bu boşluk ne yazık ki branş dışı ücretli öğretmenlerle doldurulmaktadır. Örgün eğitimin dışına
çıkan çocuklarımız ise hayatlarının büyük bir kısmını evde geçirmektedir. Çocuklarımızın hayat
kalitesini artırmak ve topluma katılımlarını sağlamak için haftada sadece birkaç saatin ayrılması yeterli
değildir. Tüm bunların yanı sıra anne ve babaların ölümünden sonra otizmli bireylerin gidebileceği,
yatılı bakım evlerinin sayısının yok denecek kadar az olması da acil olarak çözülmeyi bekleyen önemli
bir sorundur.
Bir çocuğa otizm teşhisi konulması ailesi için şüphesiz ki ağır ve sancılı bir deneyimdir. Otizm
tanısından sonra, ailenin psikolojik destek, yönlendirilme ve bilgilendirilme ihtiyacı da görmezlikten
gelinebilecek bir durum değildir.
Otizm, oldukça geniş bir yelpaze. Çocuklarımız, bazı noktalarda benzer özellikler gösterse de her
çocuğumuzun yapabildikleri, gerçek hayatla olan bağları ya da kendilerini ifade ediş şekilleri
birbirlerinden oldukça farklıdır. Bu durum; doktor, aile, eğitimci gibi sürece dâhil olan herkes için
zorluk yaratan önemli bir noktadır. Bazı aileler için teşhis tamamen bir sürpriz iken bazılarında da
teşhisin doğru konulması aylarca sürebilmektedir.
Nisan ayında yapılacak etkinliklerin önemli hedeflerinden biri de ulaşabildiğimiz kadar çok insana
ulaşıp otizmi anlatabilmektir. Bu konuda 7’den 70’e her vatandaşımızın belli bir bilince sahip olması
gerektiğini düşünüyoruz. Ailelerimiz, sırf insanların tepkilerinden çekindikleri için çocuklarını dışarıya
çıkarma konusunda çekingen davranmaktadır. Bu noktada sadece bu sürece dâhil olanlar değil yakın
çevreden başlayarak sınıftaki öğretmenden okul müdürüne, otobüs şoföründen çay bahçesindeki
garsona, hastanedeki memurdan marketteki kasiyere kadar hemen herkesin otizm konusunda belli
bir farkındalığa sahip olması gerekir.
2022 yılı verilerine göre otizmin görülme sıklığı ne yazık ki 44 çocuktan 1’e yükselmiştir. 2 Nisan
“Dünya Otizm Farkındalık Günü” vesilesiyle bir kez daha hatırlatmak isteriz ki çocuklarımız erken tanı
ve doğru rehabilitasyon programları ile hayata kazandırılabilir. Otizmli bireylerin sosyal hayatın içinde
yer alabilmesi bizler kadar sizlerin de çabası ile mümkündür yeter ki otizmi hastalık değil de hayatın
bir rengi olarak görelim.
